
2021 yılında küresel salgın nedeniyle dünya genelinde turizm sektörü olumsuz etkilenmiş ve birçok ülke sınırlarını turistlere kapatmıştı. Ancak Haziran ayı ile birlikte aşı programlarının hız kazanması ve seyahat kısıtlamalarının kademeli olarak kaldırılmasıyla turizmde canlanma bekleniyor. Türkiye gibi turizm açısından önemli bir destinasyon için bu durum oldukça umut verici.
Turizmin canlanması ile birlikte seyahat endüstrisinde bir hareketlilik yaşanacak ve ülke ekonomisine canlılık getirecektir. Özellikle tatil bölgelerindeki otellerin doluluk oranlarında artış beklenirken, restoranlar, alışveriş merkezleri, tarihi ve kültürel mekanlar da tekrar canlanacak. Turistlerin gelmesiyle birlikte istihdam da artacak ve turizm sektörü yeniden canlanacaktır.
Peki 2025 yılında turizm sektörü nasıl bir tablo ile karşılaşacak? Öngörülerimize göre, 2025 yılında turizm sektöründe dijitalleşmenin etkisi daha belirgin hale gelecek. Covid-19 salgını sürecinde alınan tedbirler ve önlemler, seyahat ve konaklama deneyimlerinin dijital platformlara taşınmasına sebep olmuştur. Bu durumun 2025 yılında da devam etmesi ve turizm sektöründe dijitalleşmenin gelişim göstermesi beklenmektedir.
2025 yılında turizm sektöründe sürdürülebilirlik ve çevre koruma konuları daha fazla önem kazanacaktır. Daha yeşil ve ekolojik otel ve tesislerin tercih edilmesi, doğal yaşam alanlarının korunması ve çevreye duyarlı turizm uygulamalarının yaygınlaşması beklenmektedir. Turistlerin de bu konulara daha duyarlı olması ve çevreye zarar veren turizm faaliyetlerinden kaçınmaya çalışması beklenmektedir.
2025 yılında turizm sektöründe gastronomi turizminin de ivme kazanması öngörülmektedir. Türk mutfağının dünya genelinde daha fazla tanıtılması ve gastronomi turlarının popüler hale gelmesi beklenmektedir. Ayrıca sağlık turizmi alanında da önemli gelişmeler yaşanması ve Türkiye’nin sağlık turizmi destinasyonu olarak daha fazla tercih edilmesi beklenmektedir.
Gelecek yıllarda turizm sektöründe yerel deneyimlerin ve kültürlerin ön plana çıkması beklenmektedir. Turistlerin sadece güzel plajlar ve lüks oteller aramayacakları, aynı zamanda yerel kültürlerle etkileşime geçmek isteyecekleri düşünülmektedir. Türkiye gibi zengin bir kültürel mirasa sahip olan ülkelerin, bu trendden en fazla faydalanacakları öngörülmektedir.
Sonuç olarak, turizm sektöründe Haziran ayı ile birlikte başlayan canlanmanın 2025 yılında da devam edeceği ve sektörün dijitalleşme, sürdürülebilirlik, gastronomi turizmi ve yerel deneyimler gibi alanlarda önemli gelişmeler yaşayacağı öngörülmektedir. Türkiye’nin bu değişim ve dönüşüme hızlı bir şekilde adapte olması ve turistlere kaliteli ve güvenli bir seyahat deneyimi sunması, turizm sektörünün geleceği açısından büyük önem taşımaktadır.